Yabancı Dil Edinimi

Yabancı dil edinimi, bireylerin anadillerinden ayrı herhangi bir dili öğrenmek için oluşturulan bir sürece verilen ad olarak tanımlanabilir. Dil; hayatımızın vazgeçilmez bir unsuru olarak etkili iletişim kurmanın yanı sıra kültürel olarak da toplumları bir araya getirme potansiyelini barındırmaktadır. Ana dilimizin yanında ikinci bir dil yani yabancı dili edinmek de hem insanlarla anlaşmak hem de kültürel kazanımlar sağlamak için bir araçtır. Yabancı dil edinimi; üzerinde düşünülen, çalışmalar yapılan ve sürekli güncelliğini koruyan bir alan olarak karşımıza çıkmaktadır.

Günümüzde yabancı dil edinimi ve öğretimi küçük yaşlardan itibaren üzerinde durulması gereken önemli konulardan biridir. Yabancı dil edinimi konusunda geçmişten gelen bazı çekinceler ve isteksizlikler bu bağlamda olumsuzluklara yol açabilmektedir. Bu olumsuzlukları aşmak için özellikle eğitimcilerin bireyleri ve toplumları yönlendirmeleri gereklidir. Bu yönlendirmelerden biri de dil edinimine yönelik farkındalık kazandırmaktır. Dil edinimine yönelik literatür incelendiğinde dil edinimi üzerine çalışmalar yapan Susan Gass’ın “İkinci Dil Edinimi Modeli” ne rastlanılmıştır.

Bu modelde farkındalık girdisi, anlaşılmış girdi, içselleştirme, entegrasyon ve çıktı olarak beş öğrenme alanı olduğu görülmektedir. Gass, bu öğrenme düzeylerine odaklanmıştır. Bu düzeyler üzerinden ikinci dil çalışmalarında temel amacın dil ediniminin ne şekilde ortaya çıktığını anlatarak genel bir çerçeve kurmak olduğunu ifade etmektedir.